21 Mayıs 2011 Cumartesi

Çay, kahve, kola gibi çok fazla kafein içeren içecekler az tüketilmelidir. Bu içecekler diüretik özellikleri nedeniyle idrar yoluyla vücuttan su kaybini arttirir ve agizda kuruluk yapar. Oruç mide asit seviyelerini arttirarak midede yanma, agirlik hissi ve agizda kötü eksi tad ve kokuya yol açabilir. Bunu önlemek için sahurda liften zengin sebze, meyve, fasulye, nohut, v.b. yenebilir. Oruç tutanlarda agiz kurulugu, agizda kötü tat ve nefesin kötü kokmasi görülme olasiligi artmaktadir. Sebebi agiz kurulugu, iyi temizlenmeyen dis yüzeyi ve aralarinda biriken bakteriler ile mide ve bogazdan gelen bakterilerdir. Sahur ve iftar sonrasi titizlikle yapilan dis firçalama ve dis ipi kullanimi hem dis çürükleri ve diseti iltihaplarini hem de agiz kokusunu önleyecektir. Normal tükürük salgisinin içerigindeki maddeler sayesinde disleri ve agiz dokularini koruyucu etkisi vardir. Tükürük salgisi azaldigi veya tamamen kayboldugunda dis çürügü, agiz enfeksiyonlari ve agiz kokusu görülme riski artar. Dolayisiyla iftar ve sahurda bol miktarda su içilmesi ve kafeinli içeceklerden kaçinilmasi faydalidir.

Ramazan ayinin dengeli ve saglikli bir yasam tarzina ulasmak isteyenler için bir firsat oldugunu vurgulayan Agiz ve Dis Sagligi Poliklinigi Sorumlu Müdürü Dis Hekimi Murat Tokgöz, “Bu ay boyunca beslenme aliskanliklari kontrol edilip yönetilebilir.


Ramazan ayinda yiyip içilenleri kontrol etmek suretiyle mide ve sindirim sistemi dinlendirilir, vücuttan toksinlerin atilmasi saglanabilir” dedi.


Bu ay boyunca beslenme aliskanliklari kontrol edilip yönetilebilir. Ramazan ayinda yiyip içilenleri kontrol etmek suretiyle mide ve sindirim sistemi dinlendirilir, vücuttan toksinlerin atilmasi saglanabilir.


Ramazan ayinda günlük beslenme aliskanliklarinda önemli degisiklikler oldugunu ifade eden Dis Hekimi Murat Tokgöz, “Ögün sayisi 2’ye düsmekte ve ögün arasi süre uzamaktadir (yaklasik 14 saat). Bu durum hem genel saglik, hem de agiz-dis sagligi üzerinde önemli etkileri olmaktadir. Dolayisiyla oruç tutanlar agiz-dis sagliklari ile genel sagliklarina, oruç tutmayanlara oranla daha fazla özen göstermeleri gerekiyor” diye konustu.


Murat Tokgöz, Ramazan ayini agiz-dis sagligi açisindan zararsiz bir sekilde geçirebilmek için dikkat edilmesi gerekenleri su sekilde siraladi:


Öncelikle doktorunuzla görüsüp oruç tutmanizin tibbi açidan uygun olup olmadigini danismalisiniz. Eger ilaç kullaniyorsaniz, doktorunuz bu ilaçlarinizin saatlerini iftar ve sahura göre ayarlama yapabilir.


Ramazan boyunca islenmis gidalardan, sekerli ve yagli , asiri baharatli yiyeceklerden kaçinin. Terleme ve nefes yoluyla disari atildiklarindan terin ve nefesin kötü kokmasina neden olurlar.


Çay, kahve, kola gibi çok fazla kafein içeren içecekler az tüketilmelidir. Bu içecekler diüretik özellikleri nedeniyle idrar yoluyla vücuttan su kaybini arttirir ve agizda kuruluk yapar.


Oruç mide asit seviyelerini arttirarak midede yanma, agirlik hissi ve agizda kötü eksi tad ve kokuya yol açabilir. Bunu önlemek için sahurda liften zengin sebze, meyve, fasulye, nohut, v.b. yenebilir.


Oruç tutanlarda agiz kurulugu, agizda kötü tat ve nefesin kötü kokmasi görülme olasiligi artmaktadir. Sebebi agiz kurulugu, iyi temizlenmeyen dis yüzeyi ve aralarinda biriken bakteriler ile mide ve bogazdan gelen bakterilerdir. Sahur ve iftar sonrasi titizlikle yapilan dis firçalama ve dis ipi kullanimi hem dis çürükleri ve diseti iltihaplarini hem de agiz kokusunu önleyecektir.


Normal tükürük salgisinin içerigindeki maddeler sayesinde disleri ve agiz dokularini koruyucu etkisi vardir. Tükürük salgisi azaldigi veya tamamen kayboldugunda dis çürügü, agiz enfeksiyonlari ve agiz kokusu görülme riski artar. Dolayisiyla iftar ve sahurda bol miktarda su içilmesi ve kafeinli içeceklerden kaçinilmasi faydalidir.


Kek, bisküvi, çikolata, çok fazla yag, seker ve beyaz un ihtiva eden tatli ve gidalardan (rafine karbonhidrat) kaçinmalidir. Çünkü bu tür gidalar çürük yapici bakterilerin çogalmasini ve dislerde çürük olusturmasini kolaylastirirlar.


Agiz kokusunun kaynagi büyük ölçüde agiz içi ve dilin arka kismindaki bakterilerdir. Dolayisiyla her dis firçalamadan sonra dilin sirt ve arka kisimlarini ve yanaklarin içyüzlerini özel dil temizleyici aparey veya firçalarla iyice temizlemek faydalidir.


Agizda mevcut dis çürükleri ve dis taslari ile, bozulmus veya kirilmis veya eskimis dolgu ve köprüler de agiz kokusuna ve agriya neden olurlar. Bu sebeple ramazan öncesi dis hekimine giderek bu tedavilerin yaptirilmasi sizi oruçluyken agiz kokusu ve agri gibi istenmeyen durumlari yasamaktan alikoyacaktir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder