21 Mayıs 2011 Cumartesi

Kulagimizin ve çenemizin alt kisimlarin da büyüyen bu bezelere yabanci oldugumuz pek söylenmez. Bazen koltuk altinda da bu bezelerin sistigi tespit edilebilir. Genellikle enfeksiyonel rahatsizliklar ile mücadele edilirken bu bezelerin sistigi tespit edilmistir. Bu bezelerin içerisinde ise vücudu dis etkilere karsi koruyan ve beyaz kan olarak da adlandirilan bir sivi bulunmaktadir.


Lenf bezlerinin asil görevi vücudu dis etkilere karsi korumaktadir. Bütün vücudumuzda bulunmasina ragmen bu bezlerin en yogun olarak bulundugu bölge çene altidir. Bazi zamanlarda sivilce patlamasi gibi küçük kanamalarda da lenf bezlerinin siskinlestigine rastlamak mümkün olmaktadir.


Normalde bir çay kasiginin yarisi kadar bile hacim kaplamayan lenf bezleri vücudumuz herhangi bir tehlike ile karsilastiginda sismektedir. Bu durum bir çesit savunma mekanizmasi olarak da düsünülebilir. Genellikle enfeksiyonlari yok ederler. Bu duruma ragmen kendilerinin de yoruldugunu kabul etmek gerekmektedir. Iste bu gibi durumlarda yapilmasi gereken en önemli sey ise lenf bezlerini dinlendirerek çok soguk besinlerin tüketiminden uzak durmak olabilir.


Genellikle iyi huylu olan bu sismeler daha ilerleyen zamanlarda ise kötü huylu özellikler gösterebilmektedirler. Sislikler ilk basta normal olmaktadir. Iyi huylu ile kötü huylu sislik arasinda farki anlamak pek mümkün olmamaktadir. Fakat bu sislikler uzun bir süre boyunca devam ediyorsa, bulanti, kusma, titreme gibi etkileri de yaninda bulunuyorsa kötü huylu olabilir. Baska bir deyis ile bu sislikler devam ederken gece terlemeleri ve kusma gibi etkilere de rastlaniyorsa özellikle dikkat edilmesi gerekmektedir.


Doktorunuza görünmeniz gereken zamanlarda olabilir örnek vermek gerekirse ortalikta enfeksiyon içeren her hangi bir hastalik bulunmamasina ragmen lenf bezlerinizde mevcut bulunan sislikler asla azalmiyorsa bu gibi durumlar uzun bir süre devam ediyorsa konu ile ilgili bir bilgi almak adina doktorunuza basvurabilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder